Diagon Yolu'nda Tek Başına

Konu: Diagon Yolu'nda Tek Başına Perş. Ara. 23, 2010 7:40 pm

Zaman ve mekan: sabah ve öğlen vakti, Diagon Yolu, Knocturn Yolu
Kurgu: Elena Lauren Grace babasından Diagon Yulu'na tek başına gitmek için izin alır. Fakat niyeti başkadır.
Kişiler: Elena Lauren Grace, Mr Grace

Şu anda saat gecenin 23.30'ydu. Mr Grace çoktan uyumuştu. Lauren'in gözüne ise uyku girmiyordu. Dün Diagon Yolu'na gidip Hogwarts alışverişini yapmışlardı. Lauren orayı çok beğenmişti. Kesinlikle evden daha iyiydi. Orada insan bir gününü doya doya geçirebilirdi.

Lauren oraya tekrar gitmek istiyordu. Diagon Yolu'nda daha görmediği bir sürü cevher olduğuna emindi. Ayrıca karanlık bir sokağa benzeyen bir yer de dikkatini çekmişti. O yere gidip oraları öğrenmeliydi. Babasına orasının neresi olduğunu sormuştu ama babası söylememişti. Sadece kara büyücü kaynayan bir yer olduğunu öğrenebilmişti Lauren.

Bu Lauren'in daha da ilgisini çekmişti. Karanlık Sanatlar'a karşı çok ilgiliydi. Babası bunu söyledikten sonra Lauren'in gözünde bir hırs parıltısı belirmişti. Kesinlikle oraya gitmeliydi.

Lauren babasından nasıl izin alacağını düşünüyordu. Sanki umrundaymış gibi. Babasına sorardı, hayır derse evden savışırdı. Evet, kesinlikle bunu yapardı.

Lauren Diagon Yolu'nu düşünerek zar zor uykuya daldı.

* * *

Lauren sabah saat 08.00'da kalktı. Babası da şimdi kalkardı. Sorun onda değildi. Lauren bugün erken kalkmıştı. Güneş doğmuştu ama Lauren'in odası siyah olduğu için karanlık görünüyordu.

Lauren gardırobundan onu bir kara büyücü gibi gösterecek siyah bir cüppe alıp üstüne geçirdi. Saçları her zamanki gibi kıvırcık ve kahverengiydi. Onları hiç sevmiyordu. Tam bir çingeneye benziyordu o saçlarla. Saçını ne kadar düzleştirmeye uğraşırsa uğraşsın düzeltemiyordu da. Lauren de çareyi büyüynce saçlarını boyatmakta bulmuştu. Ama büyüyünce.

Ama Grace ailesine göre bu böyle değildi. Onlar Lauren'in sevimli olduğunu düşünüyordu. Aslında haklılardı. Bir tek halası onların bu görüşüne katılmıyor gibiydi.

Birden aşağıdan Mr Grace'in sesi duyuldu. "Lauren!"

Lauren "Geliyorum baba." dedi normal bir sesle. Sonra siyah çantasını alarak aşağıya indi. Galleon'larını da çantanın içine koymuştu.

Lauren salona indiğinde her şey her zamanki gibiydi. Temiz ve şatafatlı. Grace ailesi eski bir büyücü ailesiydi. Ama bazı büyücü aileleri gibi Muggle'ları küçük görmüyorlardı. Oysa Lauren öyle değildi. Karanlık Lord'un düşüncelerini benimsiyordu.

Ev cini Melly kahvaltı sofrasını hazırlarken Lauren dikkatini babasına çevirdi. İşte başlıyordu.

Uzun ve kıvırcık saçlarını arkaya atarak masum bir bakışla babasına baktı. Babası ise onun bu bakışlarını hiç farketimiyordu sanki.

"Baba?"

"Ne oldu?" dedi Mr Grace. Hala hiçbir şeyi farketmemişti.

"Bugün Diagon Yolu'na gidebilir miyim? Tek başına?"

Mr Grace nihayet derin uykusundan uyandı. "N-ne? Diagon Yolu'na yalnız başına gitmek mi? Ya oralarda kaybolursan?" Mr Grace'in kızına olan güveni tamdı ama onun için endişeleniyordu.

Lauren babasının bu tavrına sinirlendi. İki yaşında bir bebek değildi o.

"Baba! Ben iki yaşında bir bebek değilim ki! Diagon Yolu'nu biliyorum. Kaybolmam. Utanmasan peşime Bakanlık'tan adamlar takacaksın."

Mr Grace kızının bu sözlerine ikna olmuş gibiydi. Ama yine de Bakanlık'tan adam yollamak da fena bir fikir değildi.

"Pekela küçük hanım. Ama gitmeden önce sana bir izleme tılsımı yapacağım."

"İzleme tılsımı mı?" Lauren endişelenmişti. İzleme tılsımı yapılırsa babası onun başka yerlere de gittiğini öğrenebilirdi.

"Baba! Ben tılsım mılsım istemiyorum! Kendim gidebilirim. Diagon Yolu'nu ne kadar bildiğimi test etmek isiyorum." Bu son yalan aklına nereden geld bilmiyordu.

Mr Grace kızının bu istekli haline daha fazla dayanamadı. "Pekala Lauren. Umarım kaybolmazsın. O zaman becerilerini görürüz."

Merak etme baba.Kaybolmam. dedi Lauren. Ama tabii ki içinden.

O sırada Melly geldi. "Kahvaltınız hazır Efendi Grace ve efendi Grace."

Mr Grace "Pekala Melly. Gidebilirsin." diyerek ev cinini azat etti.

Melly her zamanki gibi harika bir kahvaltı sofrası hazırlamıştı. Mr Grace'e sorsalar 'bir teşekkürü hakesiyor' derdi. Oysa Lauren'e sorsalar 'görevi bu.' derdi. Kahvaltıda binbir çeşit reçel, yine binbir çeşit peynir ve zeytin vardı. Bir de kahvaltının olmazsa olmazı çay.

Lauren çabucak yemeğini yedi. Gözleri salonda geziniyordu. Salonda iki tane büyük ve antika kanepe, iki tane de aynı çeşit küçük kanepe, cincüce yapımı aile yadigarları, vitrinlerde ise üzerinde Grace aile armasının bulunduğu süslü püslü eşyalar. Lauren bunları boşverereki üst kata çıktı. Odası merdivenlerin hemen yanındaydı.

Lauren unuttuğu bir şey var mı diye kontrol ederken Mr Grace onu tekrar çağırdı. Lauren son kez eşyalarını kontrol edip eksiklerini tamamladıktan sonra aşağıya indi.

Mr Grace cebinden bir anahtar çıkarıp Lauren'e verdi. Bu Gringotts anahtarıydı.

Lauren Gringotts anahtarını aldıktan sonra şömineyi yakıp içeriye girdi.

"Diagon Yolu!"

Lauren yeşil alevler içinde kaybolup Diagon Yolu'na geldi.

Etraf her zamanki gibi cıvıl cıvıldı. Ve kalabalık. Anlaşılan bazı kişiler hala okul alışverişini yapmamıştı.

Lauren bir sürü dükkanın önünden geçti. Aktar, Quidditch Malzemeleri Dükkanı, Fortescue, Flourish ve Blotts! Lauren bir an içeriye girmeyi düşündü. Buraya kesinlikle Gringotts'tan para çektikten sonra uğrayacaktı.

Lauren nihayet Gringotts'a geldi. İçerisi Lauren'in hatırladığı gibiydi.

"Miss Grace." diye selamladı onu bir cincüce Lauren'in önüne gelip. Lauren her zamanki kibirli tavrıyla kıvırcık saçlarını arkaya atıp "Kasama gitmek istiyorum." dedi.

"Emredersiniz Miss Grace." dedi önündeki cincüce. Sonra Lauren'i bir Gringotts arabasına sürükledi. Lauren arabaya biner binmez bir sabırsızlık hissetti. Bir an sonra kasalarına gelmişti.

Lauren biraz fazlaca altın alıp çantasını doldurdu. Sonra cincüceye dönüp "Gidelim," dedi.

Tekrar arabaya bindiler. Bu kez göz açıp kapayana kadar gelmişlerdi.

Lauren hızla kendini dükkandan dışarıya attı. Şimdi önünde o karanlık sokaktan önce tek bir hedef vardı: Flourish ve Blotts.

Flourish ve Blotts'un önüne geldiğinde çok kalabalık vardı. Bir sürü çocuk ve onların nazlanmaları duyuluyordu. Lauren yüzünü ekşitti. Çocukların ağlamasından tiksinirdi.

Lauren, istediği kitabı hemen bulup buradan çıkmaya niyetliydi. O yüzden hemen K ile başlayan reyona gitti. K, ka, kar...

İşte! En sonunda işe yarar bir kitap bulmuştu Lauren. Kitabın adı Kara Büyü'nın Sırrı'ydı. En sonunda istediği kitabı bulmuştu. Hemen çantasının büyüklüğünü kontrol etti. Çanta kitabı alabilecek kadar büyüktü. Kitabı babasına göstermeden gizlice odasına götürecekti.

Lauren derhal sıraya girdi ama sıra çok uzundu. Kaynayacaktı. Bu hiç sorun değildi.

Lauren derhal önlerde birinin yakınına gidip ayağı takılmış gibi yaparak "Ahh!" diye inledi. Bu karışıklıkla sırada bir kişinin girebileceği bir aralık açılmıştı. Lauren hemen o aralığa girdi. Kimse de ne olduğunu farketmedi.

Süzme salaklar diye kıkırdadı Lauren içinden. Bu arada ona sıra gelmişti. Hemen elindeki kitabı tezgahtara uzattı. Tezgahtar bu kitabı görünce irkildi ama belli etmedi.

Lauren tezgahtara kitabın parasını ödeyip kendini dışarıya attı. Şimdi o karanlık sokağa gitmeliydi.

* * *

Lauren bir saatlik aramalarından sonra o sokağı ancak bulabilmişti. Oraya Knockturn Yolu deniyordu ve Lauren'in bayağı hoşuna gitmişti.

Etraf karanlık ve pisti. Çok tekinsiz bir yer gibi görünüyordu. Etrafta bir sürü siyah cüppeli veya kukuletalı cadılar ve büyücüler vardı. Lauren de iyi ki siyah giyinmişti. Gerçi o her zaman siyah giyinirdi.

Lauren,Borgin ve Burkes adında bir yere geldiğinde durdu. Burası bir Karanlık Sanatlar dükkanı gibi görünüyordu. Lauren içeriye girmeye karar verdi.

Lauren haklı çıkmıştı. Burası tam bir Karanlık Sanat dükkanıydı. Etrafta bir sürü zehirler, kötü görünüşlü mallar ve kötülük saçan maskeler vardı. Lauren kendini tutamadan kıkırdadı. O maskelerden birini yüzüne geçirip eve gitse büyük ihtimalle babası onu görünce korkudan bayılırdı.

Lauren dükkandaki diğer şeylere bakarken yağlı saçlı ve iki büklüm görünen iğrenç görünüşlü bir adam ortaya çıktı. "Yolunu mu kaybettin?Sizin gibi küçük hanımlar buralarda pek görünmez."

Lauren "Hayır Mr..."

"Borgin." dedi adam. "Ben Mr Borgin. Sizin adınız ne küçük hanım?"

"Ah. Adımı boşverin siz. Ben dükkana biraz bakınıyordum. Karanlık Sanatlar'a biraz ilgi duyarım da..."

"O zaman bakmaya devam edin Miss. Ben buralardayım. Beğendiğiniz bir şey olursa bana seslenmeniz yeter."

"Tamam." deyip yürümeye devam etti Lauren. Birden önüne görünmeyen bir vitrinde sergilenen ne olduğu bilinmeyen bir şey çıktı. Lauren bu malzemeyi merak ediyordu. Hemen Mr Borgin'i çağırdı.

"Bu nedir?"

"Yerinizde olsam onu almazdım Miss. Ona bakan kişiler hemen taşlaşır. Onu gözden uzak bir yere saklarsanız ve asla bakmazsanız iyi edersiniz. Alacak mısınız?"

"Lauren o şey her neyse çok beğenmişti. "Alıyorum." dedi kararlı bir sesle.

"100 Galleon."

Lauren bir çek imzalayıp Borgin'e bıraktı. Sonra o malzemeyi çantasına atıp şömineye gitti. Eve dönme vakti gelmişti.

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 3:57 pm

Uzunluğa "OHA HARİKA." denilecek kadar feci yani.
Renklendirme iyi.Ama hata var.Konuşmalar ayrı renk,paragraflar ayrı ve tek renk olmalıdır.
Kurgusu hoşuma gitti.
Betimelemeler ve tasfirler güzeldi.
Ayrıca kurgu vs. yazmışsın başta.Bu sana ek puan kazandırır.
Tebrik ediyorum.
Emek vermişsin. (:

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 4:35 pm

RP Seviyesi: - Gayet iyi.

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 8:12 pm

'Gayet iyi! mi?
Bence bu rp en az bir 'İlgi çekici'yi hakediyordu.

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 8:38 pm

Julia Alexis Black demiş ki:: 'Gayet iyi! mi?
Bence bu rp en az bir 'İlgi çekici'yi hakediyordu.

Adminlere lütfen bu konuda karşı çıkma gibi bir durum göstermeyiniz.
Eğer daha yüksek bir seviye istiyorsanız,yeni bir rp ile geliniz...

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 8:51 pm

Karşı çıkmıyorum ki.
Ayrıca rp benim değil.
Sadece kendi fikrimi söylüyorum.

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına Cuma Ara. 24, 2010 8:54 pm

Olabilir.Ama unutmayınız ki burası rpye yorum yapmak ve fikir söylemek yeri değil.
Anlayışınız için teşekkürler.

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına C.tesi Ara. 25, 2010 12:30 am

Ya yanlışlarımın farkındaydım.
Her düzeltmeye çalıştığımda klavye yazdığım cümleyi siliyordu.
O yüzden düzeltemedim.
İki seviye daha yüksekte olsaydı 2. sınıfa geçecektim Sad

Bir tek ona üzülüyorum.
Ama olsun.
Aklıma güzel bir kurgu gelir gelmez bir rp daha yazacağım!

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına C.tesi Ara. 25, 2010 12:32 pm

Rp Tepesinde Rplerin altında tartışmak yasaktır... Bir daha uyarılmayacak!

Konu: Geri: Diagon Yolu'nda Tek Başına C.tesi Ara. 25, 2010 12:39 pm

Lütfen tartışma, sohbet, karşı çıkma vb. şeyleri bir RP'nin yorumlarında yapmayınız, bir daha olursa yolumuz uzaklaştırılmaya kadar gider..!

Konu kapanmıştır.

» Diagon Yolu