Godric's Hollow RPG
Hogwarts'tan En İyi Şekilde Yararlanabilmek İçin Lütfen Üye Olunuz. (:

Saygılarımızla,

Godric's Hallow RPG Yönetimi.
Godric's Hollow RPG
Hogwarts'tan En İyi Şekilde Yararlanabilmek İçin Lütfen Üye Olunuz. (:

Saygılarımızla,

Godric's Hallow RPG Yönetimi.
Godric's Hollow RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Godric's Hollow RPG

Sihir Dünyası Artık Bir Adım Ötede...
 
AnasayfaKapıAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Profesörler - Bina Başkanlığı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Albus Dumbledore
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Albus Dumbledore


Mesaj Sayısı : 241
Kayıt tarihi : 17/12/10
Yaş : 25
Nerden : Godric's Hallow.

Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimePaz Ocak 02, 2011 5:43 pm

Eğer profesörseniz ve bir binanın başkanı olmak, orasıyla ilgilenmek istiyorsanız bu başlık altına Role Play gönderebilirsiniz. Eğer Role Play'iniz Bina Başkanlığı seviyesine uyarsa, bina başkanı olabilirsiniz. Bina başkanlığı ve diğer meslek rütbelerine buradan ulaşabilirsiniz.

* Role Play'leriniz daha önceden burada - Role Play Tepesi - yaptığınız Role Play'lerin devamı niteliğinde olmayacak. Yani kurgusu farklı olacaktır.

* Diğer bütün Role Play kuralları geçerlidir.

Albus Dumbledore.
Godric's Hollow Yönetimi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow-rpg.yetkin-forum.com
Misafir
Misafir




Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimePerş. Ocak 06, 2011 4:41 pm

"Bina Başkanlığı İçin Başvuru + Seviye Belirleme"

Başkanlık için istediği bina : Gryffindor
Ad-Soyad: Adam Percival RBen



Zaman & Mekan: 4 yıl önce,Adam Percival RBen yani bendeniz rpg yaşı ile 17 yaşında~~ Hogwarts da 7.sınıf ta okumakta..--Hogwarts Arazisi..(Yasak Orman vb..)

Kurgu: Quidditch finali ve Ad'in esrarengiz bir şekilde süpürgesinden düşmesi..




Ad, güneşin erkekler yatakhanesine ulaştığı,gözüne yeni günün yeni ışıkları vurarken gözlerini açtı..Gözlerini güneşten uzak tutmak istercesine-ki istiyorduda- ellerini yastığın
altından çekmiş, avuçları gözlerine gelecek bir biçimde yüzünü kapatmıştı..Tam tekrar uyamaya başlarken en iyi arkadaşlarından biri Edmund'un o çok kalın veya çok ince olmayansesini duydu:



"Ad! Hadi dostum uyan!"


Sesi duyan Ad, neler olduğunu anlamak için gözlerini ovuşturdu ve ardından; üzerinde kırmızı ve altın sarısı renginde aslan işlemeli perdenin asılı olduğu pencerenin önünde
duran gözlüğünü aldı.Sonra kızgın ve uykulu bir sesle:



"Ne oldu yine Ed? Yine bir şeylerimi kırdın?!"dedi.Ardından Edmund ile karşılıklı bir konuşma başladı:


"Hayır Ad, bir şey kırmadım"dedi,ürkek bir sesle..Bu sırada pencereden sahaya doğru gitmekte olan diğer öğrencilere bakıyordu..


"Peki ya neden beni uyandırma ihtiyacı hissettin!?"

"Quidditch'e çok az kaldı ve sen burdasın! Daha kahvaltı yapman gerek Ad!" dedi ama bunu o kadar hiddetle söylemişti ki, yanlışıkla orda bulunan bir cam vazoyu düşürerek kırdı ve ardından:


"Aman tanrım Ad, ben bir şeyi kırmadan bir gün geçiremezmiyim"dedi hüzünlü ve utanç dolu bir sesle, bu sırada Ad'e ışıldayan gözlerle bakıyordu..

Ama tabii Ad hemen yatağından kalktı ve acele acele :

"Ya niye daha önce kaldırmadın! Şimdi maça geç kalacağım hemde final maçına! Olamaz!" diye söylendi ve hemen Quidditch formasını giydi, sonrada sandığının kilidini
açtı ve içerisinden 2 yıl önce babasının hediye ettiği "Ateş Oku" ' nu aldı.-ozaman babası hayattaydı-Sonrada hemen, Ed'i çeiç birkti ve yatakhanen, ortak salona indiler.Ortak Salonda hiçbir öğrenci yoktu.Herkes maça gitmiş olmalılardı..


"Ah! Lanet olsun.." diye kendi kendine söylendi Ad.. Niye erken kalkmamıştı ki.. Bu Hogwarts da Quidditch kupasını almak için son şansıydı..En son 3.sınıfta kupa almışlardı..O günden bu yane hersene ya turnuva iptal edilir yada final maçında kaybederlerdi.2 yıldır Gryffindor Quidditch takımında arayıcılık ve kaptanlık yapıyordu.Bu arada hızlıca soluklanarak merdivenlerden iniyordu-merdivenleri saymıştı yaklaşık 300 basamak inmişlerdi-bir yandanda Ed arkasında geliyormu diye arasıra arkasına bakıyordu.Ama geliyordu, artık bakma ihtiyacı hissetmiyordu.Bir kaç dakika sonrasında, yeşil çime ayak bastılar.. Okulun içinden çıkmışlardı.Bu sıcak havada delice koşuyorlardı.Biraz daha hızlı koşmaya başlayarak kızgın güneşin altında kalabalığa yetiştiler..Bir kaç dakika içerisinde Edmund tribüne, kendisi ise soyunma odasına gitti.Soyunma odasına girdiğinde diğer tüm oyuncular ve özelliklede Alice -en yakın bir diğer arkadaşı- ona delice bir bakış attılar ve hepsi sanki ses tek ağızdan geliyormuş gibi bağırdılar:

"Nerdeydin Ad! Seni çok merak ettik."


Bunun üzerine Ad, özür diledi ve konuşmaya başladı :

"Slytherin ile yapacağımız maç bizim için çok önemli.Slytherin'ler 180 sayı farkla öndeler.Aradaki fark 30 dan fazla olmalı, eğer 30 dan fazla olmadan önce Snitch'i yakalarsam, maçı kazanırız ancak kupayı kaybederiz.Bu yüzden bol bol sayı atmalıyız.Neyse şimdi stres yaratmayalım.Taktiğimiz şu: Slytherin'ler beceriden çok
iri olmaya değer veriyorlar.Bu yüzden onlar şiddeti çok fazla kullanacakladır.Tabii bizde kullanacağız ama dürüst bir şekildi ve onların arayıcısı çok iri olduğundan dalışları pek fazla iyi yapamayacaktır. Üstelik takımımızda 4 tane Ateş Oku ve 7 tane harika oyuncumuz var -arkadaşlarını ve azda olsa kendisini gösterirken-"
dedi.

Ardından diğer oyuncular çoşkulu bir şekilde bağırdılar:



"Bu sefer kupa bizim başka çaresi yok! Bu sefer kazanacağız!"


Tüm takım çoşkulu bir şekilde sahaya doğru ilerlediler.Kaptanlar el sıkıştılar-Aslında Ad,pek el sıkışmaktan çok o eli parçalamak istiyordu, ama tabii bunu yapmadı-
Ardından Madam Susan düdüğünü çaldı ve 14 tane süpürge birden havalandı.Yer sert olduğundan hızlı bir şekilde havalanmışlardı bu iyiydi.Taraftarlara bakılırsa sadece Slytherin binası Gryffindor rozeti takmıyordu diğer(Hufflepuff,Ravenclaw ve Gryffindor) kırmızı ve altın sarısı renginde rozetlerini takmışlardı.Bazı sesleri ayırt ediyordu.Bu genelliklere onlara moral vermek için yapılan sloganlardı
..

***


Maç başlayalı henüz 5 dakika olmamıştı ki takım arkadaı olan Alice onları "20-0" öne geçirmişlerdi.Ve bu arada Edmund spikerlik yapıyordu.Edmund birden heyacanlanarak anlatmaya başladı:


"Ve şimdi Gryffindor'lular atağa geçtiler, kovalayıcı olan James çok iyi sıyrılarak iki Slytherin'linin çarpışması neden oldu! Çokda iyi oldu, canınız acıdımı sizi lanet korkaklar!"

Edmund bunu söyleyince takım biraz daha hareketlendi.. Şuanda Ed bişi söylemiyordu çünkü o az önce söylediği hakaretten dolayı bir profesörden azar işitiyordu.
Bu arada skor durumu "50-10" olmuştu.Eğer şimdi kazanırlarsa maç onlarındı 4 yıl arayla 2.kez kupa olcaklardı. Ad, Slytherin tutucusunun yanında dönüyordu. Hemen arkasında ise onu takip etmekte olan karşı takımın arayıcısı vardı.Sonra birden başını yukarı kaldırmıştı ki ilerde sarı,ufak uçan bir şey parıldıyordu -yaklaşık 30 metre yüksekte- hemen hızlandı ve tek bir hamle ile snitch'i yakaladı.Ed, delice bağırıyordu ki hiç beklenmedik birşey oldu.. Hemen ilerisinden siyah bir silüet belirdi ve bir ses geldi, bu ses son derece karanlık ve titrekti :


"SECTUMSEMPRA!"

Bunun ardından Ad, kolunda çok büyük acı hissetti..Ardından ise 30 metre yükseklikten süpürgesinden düştü...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Albus Dumbledore
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Albus Dumbledore


Mesaj Sayısı : 241
Kayıt tarihi : 17/12/10
Yaş : 25
Nerden : Godric's Hallow.

Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimePerş. Ocak 06, 2011 6:05 pm

Role Play Seviyesi ~ Gerekenin Altında.

Role Play Meslek Seviyesi ~ Yazmaya Devam.

* Uzunluk iyi.
* Türkçe kullanımı felaket, bir sürü imla hatası.
* Betimlemeler yok denecek kadar az.
* Kurgu hoş.
* Gerekli belirtmeler yapılmış, güzel...
* Renklendirme hiç düzenli değil.

Üzgünüm ama bu seviye ne senin Bina Başkanı olmanı ne de Profesör olmanı sağlar.

Rütbeni almak zorundayım...?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow-rpg.yetkin-forum.com
Misafir
Misafir




Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimeCuma Ocak 07, 2011 12:37 am

Yeni RPG~~ Bir kaç RPG nin birleştirilmesi ve bağlanması ile oluşmuş bir RPG. İlk bölümü elimden geldiğince düzelttim.İmla hatalarının sebebi ise kendi bilgisayarımı kullanmıyor olnamam.Şuan ki kullandığım pc nin klavyesi ufak olduğundan imla hatası olmuştur lütfen affedin..

"Bina Sorumlusu + Seviye Belirleme"


Ad-Soyad: Adam Percival RBen

Zaman & Mekan: 4 yıl önce,Adam Percival RBen yani bendeniz rpg yaşı ile 17 yaşında~~ Hogwarts da 7.sınıf ta okumakta..--Hogwarts Arazisi..(Yasak Orman vb..)
Kurgu: Quidditch finali ve Ad'in esrarengiz bir şekilde süpürgesinden düşmesi, ardından ölüm yiyenlerle savaşı...



Ad, güneşin erkekler yatakhanesine ulaştığı, gözüne yeni günün yeni ışıkları vurarken gözlerini açtı.. Gözlerini güneşten uzak tutmak istercesine -ki istiyorduda- ellerini yastığın
altından çekmiş, avuçları gözlerine gelecek bir biçimde yüzünü kapatmıştı.. Yatakta olan hali kıvrım kıvrımdı, bu onun herzaman ki haliydi. Tam tekrar uyamaya başlarken en iyi arkadaşlarından biri Edmund'un o çok kalın veya çok ince olmayan sesini duydu:


"Ad! Hadi dostum uyan!"

Bir yandanda Ad'in kolunu çekiştiriyordu. Üstünde, vişne çürüğü renginde bir kazak vardı. Büyük ihtimalle Ed'in annesinin her yılbaşında çok emek vererek ördüğü kazaklardandı bu.Bu kazaklara ayrı bir değer gösteriyordu Ad. Çünkü Edmund'un annesi onada bu kazaklardan örüyordu.. Bunu söledikden sonra gözlerini pencereye çevirip ardından tekrar Adam'a bakmıştı.


Sesi duyan Ad, neler olduğunu anlamak için gözlerini ovuşturdu ve ardından; üzerinde kırmızı ve altın sarısı renginde aslan işlemeli perdenin asılı olduğu pencerenin önünde
duran gözlüğünü aldı.Perdeyi eliyle biraz sola doğru çekti, ardından Quidditch sahasına giden bir grup öğrenciyi gördü. Öğrencilerin ellerinde, büyük bayraklar vardı. Üzerinde yine kırmızı ve altın sarısı
renginde işlemeli bir aslan vardı. Bir süre sonra şunu farketti ; Gryffindor'lu olmayan öğrencilerde o bayrakları taşıyordu. Bu onun hoşuna gitmişti. Ama maç yarındı, öyle hatırlıyordu.Bir yandanda Ed'in susması için ona bağırmaya çalışıyordu, ama sesi çıkmıyordu..Sonra kızgın ve uykulu bir sesle:


"Ne oldu yine Ed? Yine bir şeylerimi kırdın?!"dedi.Bunu söledikden sonra Ed'in biraz onuru kırılmışcasına Adam'a doğru baktı ve sonradan pencereye doğru döndü..Ardından Edmund ile karşılıklı bir konuşma başladı:

"Hayır Ad, bir şey kırmadım"dedi,ürkek bir sesle..Bu sırada pencereden sahaya doğru gitmekte olan diğer öğrencilere bakıyordu. Ellerinde Gryffindor bayrağı görünce
yüzünde bir gülümseme belirmişti.


"Peki ya neden beni uyandırma ihtiyacı hissettin!?"Ad kendine gelmişti. Gözlerini pencereden ayırdı ve Ed' e imalı bir şekilde baktı. Bir yandanda avuç içleri aracılığı ile
gözlerini ovuşturuyordu. Herkes gözlerinin ablasına amcasına çektiğini söylüyordu. Gerçektende öyleydi, doğanın temel rengi yeşil ona ayrı bir cazibe katıyordu. Sonra ellerini gözünden ayırarak, hemen gözlüğünün altında olan gözlük bezini aldı ve gözlüğünü sildi.. Ardından Edmund :


"Quidditch'e çok az kaldı ve sen burdasın! Bana sakın unuttuğunu söyleme yoksa seni şuracıkta ellerimle öldürürüm! Daha kahvaltı yapman gerek Ad!" dedi ama bunu o kadar hiddetle söylemişti ki, yanlışıkla orda bulunan bir cam vazoyu düşürerek kırdı ve ardından:

"Aman tanrım Ad, ben bir şeyi kırmadan bir gün geçiremezmiyim"dedi hüzünlü ve utanç dolu bir sesle, bu sırada Ad'e ışıldayan gözlerle bakıyordu..


Ama Ad hemen yatağından, son derece şaşkın bir şekilde hızlıca kalktı ve acele acele :

"Pardon? Maç yarın değil mi Edmund? Öyle hatırlıyorum! Eğer bugünse şimdi maça geç kalacağım hemde final maçına! Olamaz!" [color=red]diye söylendi..

"Evet Ad, bugün final maçı bugün. Senin son senen ve bu senin son Quidditch maçı bugün! Hemde final maçı! dedi Edmund. Bunu söyledikden sonra sanki bir zafer kazanmışcasına Ad'e gülümsedi.

"Ha..- hayır! Olamaz! Maça geç kalacağım!" ve hemen Quidditch formasını giydi, sonrada sandığının kilidini
açtı ve içerisinden 2 yıl önce babasının hediye ettiği "Ateş Oku" ' nu aldı. -ozaman babası hayattaydı- Ateş Oku'nun üzerinde altın harflerle kazınmış bir şekilde "Ateş Oku" yazıyordu. Dünyanın en hızlı süpürgesi olan Ateş Oku, bir çok milli takımın gözde süpürgesiydi. Ateş Oku piyasaya sürüldüğünden beri bir çok milli takımının gözdesi olmuştu. Bunların başında ise İrlanda vardır.


Ah! Lanet olsun.." diye kendi kendine söylendi Ad.. Niye erken kalkmamıştı ki.. Bu Hogwarts da Quidditch kupasını almak için son şansıydı.. En son 3.sınıfta kupa almışlardı..O günden bu yane hersene ya turnuva iptal edilir yada final maçında kaybederlerdi.2 yıldır Gryffindor Quidditch takımında arayıcılık ve kaptanlık yapıyordu.Bu arada hızlıca soluklanarak merdivenlerden iniyordu-merdivenleri saymıştı yaklaşık 300 basamak inmişlerdi-bir yandanda Ed arkasında geliyormu diye arasıra arkasına bakıyordu.Ama geliyordu, artık bakma ihtiyacı hissetmiyordu.Bir kaç dakika sonrasında, yeşil çime ayak bastılar.. Okulun içinden çıkmışlardı.Bu sıcak havada delice koşuyorlardı.Biraz daha hızlı koşmaya başlayarak kızgın güneşin altında kalabalığa yetiştiler..Bir kaç dakika içerisinde Edmund tribüne, kendisi ise soyunma odasına gitti.Soyunma odasına girdiğinde diğer tüm oyuncular ve özelliklede Alice -en yakın bir diğer arkadaşı- ona delice bir bakış attılar ve hepsi sanki ses tek ağızdan geliyormuş gibi bağırdılar:

color=green]"Nerdeydin Ad! Seni çok merak ettik."


Bunun üzerine Ad, özür diledi ve konuşmaya başladı :


"Slytherin ile yapacağımız maç bizim için çok önemli.Slytherin'ler 180 sayı farkla öndeler.Aradaki fark 30 dan fazla olmalı, eğer 30 dan fazla olmadan önce Snitch'i yakalarsam, maçı kazanırız ancak kupayı kaybederiz.Bu yüzden bol bol sayı atmalıyız.Neyse şimdi stres yaratmayalım.Taktiğimiz şu: Slytherin'ler beceriden çok
iri olmaya değer veriyorlar.Bu yüzden onlar şiddeti çok fazla kullanacakladır.Tabii bizde kullanacağız ama dürüst bir şekildi ve onların arayıcısı çok iri olduğundan dalışları pek fazla iyi yapamayacaktır. Üstelik takımımızda 4 tane Ateş Oku ve 7 tane harika oyuncumuz var -arkadaşlarını ve azda olsa kendisini gösterirken-" dedi.


Ardından diğer oyuncular çoşkulu bir şekilde bağırdılar:


"Bu sefer kupa bizim başka çaresi yok! Bu sefer kazanacağız!"

Tüm takım çoşkulu bir şekilde sahaya doğru ilerlediler.Kaptanlar el sıkıştılar-Aslında Ad,pek el sıkışmaktan çok o eli parçalamak istiyordu, ama tabii bunu yapmadı-
Ardından Madam Susan düdüğünü çaldı ve 14 tane süpürge birden havalandı.Yer sert olduğundan hızlı bir şekilde havalanmışlardı bu iyiydi.Taraftarlara bakılırsa sadece Slytherin binası Gryffindor rozeti takmıyordu diğer(Hufflepuff,Ravenclaw ve Gryffindor) kırmızı ve altın sarısı renginde rozetlerini takmışlardı.Bazı sesleri ayırt ediyordu.Bu genelliklere onlara moral vermek için yapılan sloganlardı..


***

Maç başlayalı henüz 5 dakika olmamıştı ki takım arkadaı olan Alice onları "20-0" öne geçirmişlerdi.Ve bu arada Edmund spikerlik yapıyordu.Edmund birden heyacanlanarak anlatmaya başladı:

"Ve şimdi Gryffindor'lular atağa geçtiler, kovalayıcı olan James çok iyi sıyrılarak iki Slytherin'linin çarpışması neden oldu! Çokda iyi oldu, canınız acıdımı sizi lanet korkaklar!"

Edmund bunu söyleyince takım biraz daha hareketlendi.. Şuanda Ed bişi söylemiyordu çünkü o az önce söylediği hakaretten dolayı bir profesörden azar işitiyordu.
Bu arada skor durumu "50-10" olmuştu.Eğer şimdi kazanırlarsa maç onlarındı 4 yıl arayla 2.kez kupa olcaklardı. Ad, Slytherin tutucusunun yanında dönüyordu. Hemen arkasında ise onu takip etmekte olan karşı takımın araycısı vardı.Sonra birden başını yukarı kaldırmıştı ki ilerde sarı,ufak uçan bir şey parıldıyordu -yaklaşık 30 metre yüksekte- hemen hızlandı ve tek bir hamle ile snitch'i yakaladı.Ed, delice bağırıyordu ki hiç beklenmedik birşey oldu.. İlk önce bir Ruh Emici zanneti ama Ruh Emiciler burda olsa şuanda çoktan içini garip bir duygu sarmış olurdu.. Hemen ilerisinden siyah bir silüet belirdi ve bir ses geldi, bu ses son derece karanlık ve titrekti :


"SECTUMSEMPRA!"

Bunun ardından Ad, kolunda çok büyük acı hissetti..Ardından ise 30 metre yükseklikten süpürgesinden düştü...

***

Bir kaç gün sonra gözlerini revirde açtı..Kolu sarılıydı, koluna bir "Sectumsempra" büyüsü isabet etti.. İnliyor gibiydi bazen acısı öyle yükseliyordu ki dayanılmaz oluyordu.Ama Şifacı olan Madam Elizabeth, ona çok iyi bakıyordu.İlaçlarını tam vaktinde veriyor, hiç aksatmıyordu..Birkaç günü böyle geçti.. Kolu sarılı bir şekilde.Canı çok sıkılmıştı.Hogwarts daki son yılının böyle geçmesini istemiyordu.Eğer son yılda da eğlenemeyecekse başka nerde eğlenecekti ki..

Aradan tam 1 hafta geçti ve Ad, en sonunda revirden çıktı..Çok rahatlamış gözüküyordu.Kolunda bir bandaj vardı.Aslında gerek yoktuda, Madam Elizabeth ne olur ne olmaz diye zorla bandajlamıştı.Bu 1 hafta içerisinde kaçırdığı derslerini nasıl telafi edeceğinide bilemiyordu.Bunları düşünürken Gryffindor ortak salonuna doğru ilerledi..Birkaç dakika sonrasında varmıştı.İçerde kalabalık bir Gryffindor öğrencisi vardı.Hepsi Ad'i kucaklıyor ve ona teşekkür ediyordu.Bir kaç saatini böyle geçirdi..

***


Geceye doğru, yatakhanede ki sandığında kilitli duran Görünmeklik Pelerini kullanarak yatakhaneden çıktı ve hızlı bir şekilde, Okuldan çıkarak yeşil çime ayağını bastı.Geceleri burda yüremeyi seviyordu, dolunay onun çok hoşuna gidiyor ve izlemesinden büyük zevk alıyordu.Bu sene çok iyi notlar almıştı. F.Y.B.S'si de son derece muazzamdı.İlerde Sihir Bakanlığında çalışmak istiyordu, bunun içinde çok çalışması gerektiğinin farkındaydı.7 yıl boyunca hayalini kurduğu şey en sonunda gerçekleşecekti..


Ad, gece yürüyüşüne görünmezlik pelerini altında devam ediyordu.Buraya ilk geldiği zamanı düşünüyorduda ne kadar çok zaman geçmişti aradan..Buraya geldiğinde 11 yaşında haylaz bir veletti. Bu arada zaten küçük ama hızlı adımlarla tempolu bir şekilde yürüyordu.
Birden çok fazla üşüdüğünü hissetti ve biraz daha hızlı koşmaya başlayarak ısınmaya çalıştı.


Çok susamıştı,boğazı kurumuş ve vücudu son derece susuzluk çekiyordu..Yavaşladı ve durdu.Sırt çantasından bir şişe su çıkartarak yudumladı.Şişenin yarısını içmişti ki gerçekten susamış olmalıydı yoksa genellikle bu kadar suyu bir içişte içmezdi.Sonra tekrar aynı düzenle
suyu çantasının içine bıraktı.Bu arada Yasak Orman civarlarına gelmişti.Yasak Ormanda hem heyacanlı hemde kötü maceraları olmuştu.Sonra aniden bağıran bir kızındi sesi yükseldi
"Bırak beni pis herif!"dedi ama ardından kızın acı feryatı tüm karanlığı yırtarak geldi.
Bunun üzerine Ad, ilk önce karanlıkta daha iyi görmek için sessizce "Lumos" dedi.Ardından
asasını elinde tutarak hızlı adımlarla Yasak Orman'ın içine daldı.Pek bir şey gözükmüyordu ama etrafına iyicene bakınca ilerde bir erkek ve bir bayan silüeti gördü.Erkek,bayana zarar vermerye çalışıyordu.Bunun üzerine koşarak oraya gitti..Bir 10 metre ötede, bir Ölüm Yiyen
Hogwarts'da en yakın arkadaşlarından olan Alice'e zarar veriyordu.Cesur bir şekilde ölüm yiyene seslendi :


"Heysen lanet olası! Kızı rahat bırak!"dedi ve hızlıca asasını ona doğru tutarak bağırdı :

"SERSEMLET!"




Ardından ölüm yiyen 2-3 metre kadar geriye savrulmuştu.Ölüm Yiyen'i etkisiz hale getirmenin şevki ile arkasında ona asasını doğrultan bir başka ölüm yiyenin farkında bile değildi.Birden Alice'in ona baktığını farketti.Alice gerçektende nun için çok önemliydi. 1 .sınıftan beri çok yakın arkadaşlar.Sonra birden aniden aşina olduğu bir ses duydu bu Edmund'un sesiydi:

“Expelliarmus!"


Adam'ın sesi duyması ve arkaya dönmesi bir olmuştu.Edmund'un sol elinde olan asa, ölüm yiyene isabet almış şekilde havada asılı kalmış gibi bekliyordu.Ölüm yiyene gözlerini çevirdiği zaman, asasının 4-5 metre geriye savrulduğunu anlamıştı. Ölüm yiyen tamamiyle savunmasızdı.Bu onun için bir şanstı.Hemen Alice'nin yanına koştu..En yakın arkadaşlarından biri olan Alice'nin yanına.Arada ki mesada 3-4 metre olduğundan bir çırpıda vardı.Hemen üşümüş bir vücuttan çıkacak bir sesle :

"Al..- Alice? İyi misin ? Canının acıyormu?" dedi, bu arada o yara aldığı kolunun acıması iyicene azaldığından artık dikkatini topluyabiliyordu.

Alice ona bakarak ellerini tuttu ve gözlerinin içine bakarak

"Ad ben iyiyim..Sende iyisindir umarım.Şimdi bunları ölüm yiyenleri etkisiz hale aetirerek, Müdür'ün yanına götürelim" dedi.Alice'nin ellerinin tir tir titrediğini ve üşüdüğünü hissedebiliyordu.Gözleri çok güzeldi. Sanki okyanus'u kendisi gibiydi..Gözleri o kadar maviydiki..Onun çok yakın arkadaşıydı..Ve birden ona sıkıca sarıldı..


Tam bu sırada arkadan kalın ve korkunç bir sesden yine korkunç bir kaç kelime duyuldu:


"AVADA KEDAVRA"


Bunu Ad'in sersemlettiği ölüm yiyen Edmund'a yapmıştı.Ad'in gözleri fal taşı gibi açılmıştı. En yakın arkadaşlarından Edmund az önce ölmüştü..az önce bir lanet yüzünden arkaşlarını yanlız bırakmıştı..

------------------------------

Sonrasında olan önemli olaylar : Ölüm Yiyenler kaçar, Ad ve ALice okula dönerler ve Edmund mezara gömülür..


En son Adam Percival RBen tarafından C.tesi Ocak 08, 2011 2:49 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Albus Dumbledore
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Albus Dumbledore


Mesaj Sayısı : 241
Kayıt tarihi : 17/12/10
Yaş : 25
Nerden : Godric's Hallow.

Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimeCuma Ocak 07, 2011 2:22 pm

Tekrar uyarıyorum, kendi bilgisayarını almadan imla hatalı Role Play yapıp paylaşma. Uzatmış olman seviyenin çok arttıracağını sanma. Yine bir sürü imla hatası var... ben söyleyeceklerimi söyledim zaten, artık dikkatli ol.

Role Play Seviyen ~ Fena Sayılmaz.

Ve hayır ne Bina Başkanlığı için ne de Profesörlük için rütben yetmiyor.

Ayrıca bir sürü özel isim hatası da var...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow-rpg.yetkin-forum.com
Misafir
Misafir




Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimeCuma Ocak 14, 2011 4:46 pm

Bina Başkanı + Seviye Belirleme"

Ad-Soyad: Adaline Rosanna Rickman

Zaman & Mekan: Okuldan sonra evde yaşadıkları
Kurgu: Evinde olan bir yabancıyla yaşadıkları ve sonrası...[/color]
Kişiler: Steven , Catch, Rosanna, evdeki yabancı




Rose okuldan çıkmıştı ve eve doğru yürüyordu. Üstünde pembe bir blüz ve beyaz bir pantalon vardı. Altına da siyah topuklu bir ayakkabı giymişti. Çanta olarak ise eline gece mavisi bir çanta almıştı. Kitaplarını elinde taşıyordu. Çünkü daha havalı olduğunu düşünüyordu. Okulun en göde öğrencilerinden biriydi Rose. Arabasına atladı ve eve gelmek için yola koyuldu. Yolda rock tarzı bir müzik açtı ve hız yaparak gidiyordu.

Evin bahçesine arabayla girdi ve arabasını garaja koydu. Daha sonra garajın beyaz kapısından merdivenlere yöneldi. Mermer merdivenleri hızlıca çıktı. Şimdi çelik kapının önünde duruyordu. Bir gariplik var gibiydi. Çünkü kilim yamuktu ve içeriden sesler geliyordu. Yavaşça yaklaştı ve kapıyı açtı. İçeriye girdiğinde televizyonun açık olduğunu gördü. Sinirlenmişti. Kesinlikle televizyonu abisi Steven açık bırakmıştı.''Belki de yanılıyorumdur'' diye düşündü Rose. Daha sonra televizyonu kapatmak için eğildi ve televizyonun düğmesine bastı. Sonra tekrar dikleşti. Gözleri korkuyla dolmuştu ve biraz olsun korkmaya başlamıştı. Çünkü arkamda birinin nefes alış verişini duyuyordu Rose . Böylece çok yakınında olduğunu anlaşılıyordu. Kıpırdasam ona çarpabilirdim. Bunlarını düşünürken kabaca bir ses ile irkildi Rose.


- Tatlı ve yavaş bir ölümün olacak. Hissetmeyeceksin demiyorum dedi.Sesi bir şeyin intikamı almak istercesine gini çıkıyordu. Tekrar konuşmaya başlayarak:

- Çok acılı bir ölümün olacak. Senin cesedine bakanlar seni tanımayacaklar. Fakat abin seni kıyafetlerinden tanıyacak ve polislere kimkiğini verecek. Polisler, bu güzel kızın bu hale geldiğine inanamayacaklar dedi ve korkunç bir kahkaha patlattı. O sırada Rose titremeye başlamıştı. Daha çok gençti. Yaşanacak çok şey vardı. Artık ayakta durmaktan yorulmuştu Rose. Yavaşça kıpırdadı Rose. Tekrar onun sesiyle irkildi.

- Kıpırdama yoksa seni vururum dedi. Rose içinden '' vursa en azından acısız bir ölüm olur '' diye geçirdi. Belli bir süre konuşmadık. Rose sıkılmaya başlamıştı. Sesinde ciddi bir tavırla:

- Neden bekliyorsun. Öldürsene beni. Aa! Anladım. Ya birisinden emir bekliyorsun ya da beni öldürmeye cesaretin yok dedi Rose.

- Hayır! Bilemedin. Senin için en acılı ve en yavaş ölümü düşünüyorum
dedi. Neden Rose'u öldürmek istiyordu. Rose ona ne yapmıştı. Rose bunları düşünürken bir şeyin kırıldığını duydu. Ani bir dönüş yaptı ve aile yadigari vazonun kırılmış parçalarını gördü.

- Dikkatli ol! dedi. Silahını Rose doğrulttu ve:

- Kırdıma! Hemen yere çömel dedi. Mecburen yapmak zorundaydı. Rose yere çömeldi. Adam sonra yere eğildi ve çantasını eline aldı. Çantasından 1,5 metreye yakın bir ip çıkardı. Adam tekrar o boğuk sesiyle konuşmaya başladı.

- Bu ipin bir ucunu boynuna diğer ucunu ayaklarına bağlayacağım. Böylece her kıpırdamanda nefes alamayacaksın. Ben sana demiştim acılı bir ölümün olcak diye. Rose korkmaya başalamıştı. Titriyordu ve gözleri dolmuştu. Adam Rose yaklaştı ve ipi bağlamaya çalışıyordu. Rose bir şansı olduğunu düşünürek çırpınmaya başladı. Kurtulamamıştı. Çünkü adam kaslı ve güçlüydü. Rose şimdi bir balığa benziyordu. Adam yaklaştı ve Rosun dudaklarını sulu sulu öptüktü. Daha sonra çantasını tekrar açtı ve bir elma çıkardı. Elmanın içinde ise sivri uçlu,metalden yapılmış bir çubuk vardı.

- Sana bir süprizim var. Bu elmayı ağzına koyacağım. Her yutkunuşunda bu elma boğazına daha da yaklaşacak. Eğer tamamen yakşırsa öleceksin. Bol şanslar dedi ve elmayı Rose'un ağzına koydu. Rose ilk başlarda hareketsiz durabiliyordu ama zaman geçtikçe daha da çok kıpırdıyordu. Ayrıca susamaya başlamıştı. Adam Rose'un can çekisini izliyordu ki birden ayağa kalktı ve banyoya yöneldi. İçeriden su sesleri geliyordu. Daha sonra eline iki kovayla geldi. Kovaların içinden buhar yükseliyordu. Rose'un aklına kaynar su geliyordu. Adam tekrardan konuşmaya başladı.

- Sanırım anladın. Bunlar kayanar su. Bunları kafandan dökmeye başlayacağım sonra bütün vücuda dökeceğim dedi ve tekrar o korkunç kahkahasını patlattı. Suyu dökmeye başlamıştı. Rose acılar içinde inliyordu ve yanıyordu. O sırada bir ses geldi. Rose gözlerini kapadığı için ne olduğunu anlamamıştı. Gözlerini açtığında Catch'in adama bir yumruk indirdiğini gördü. Catch hemen Rose'un yanına geldi ve elmayı ağzından aldı. Sonra ipler gevşemeye başladı. Catch Rose'u koltuğa yatırdı. Adamınn nefes alışını duyunca tekrar adamın yanına gitti ve bir yumruk daha attı. Adama bu sefer bir şey olmamıştı ve o da Catch'e bir yumruk indirdi. Catch biraz sarsılmıştı ama yere düşmemişti. Catch belindeki bıçağı çıkardı ve adam 3 kez sapladı. Sonra elleri kanlı bir şekilde Rose'un yanıa geldi.
Elleriyle tam ona dokunmak üzereydi ki:


- Dokunma! dedi Rose. Catch şaşırmış bir şekilde baka kalmıştı. Elleri havada kalmıştı. Sonra ellerini kendine çekti ve ayağa kalktı. Mutfağa yöneldi ve ellerini yıkıadı. Sonra telefonla abim Steven'ı aradı.

- Steven hemen eve gelmelisin dedi ve telefonu Steven'ın yüzüne kapadı. Sonra Rose'un yanına geldi.

Steven içeriye koşarak girdi ve Rose'u kucaklayıp kapıya yöneldi. Steven Catch'in koltukta oturduğunu görünce Catch'e dönerek:


- İstersen kal. Olmadı yatılıya kalırsın dedi. Bunun üzürine Catch Steven'a döndü ve

- Espiri anlayışına hastayım kardeşim
dedi. Azkalsın kavgaya tutuşuyorlardı. Catck koltuktan kalktı ve kapıya yöneldi. Steven'a öncelik tanıyarak:

- Bayanlar önden dedi. İlk defa Catch ve Steven'ın kavgalarına şahit oluyordu Rose. Ya gerçekten güldürmek için yapıyorlarıdı ya da gerçekten böyel kavga ediyorlardı. Bu küçük tartışma az da olsa Rose'u güldürmeyi başarmıştı.


En son Adaline Rosanna Rickman tarafından Cuma Ocak 14, 2011 5:12 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Albus Dumbledore
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Hogwarts Müdürü | Baş Root
Albus Dumbledore


Mesaj Sayısı : 241
Kayıt tarihi : 17/12/10
Yaş : 25
Nerden : Godric's Hallow.

Profesörler - Bina Başkanlığı Empty
MesajKonu: Geri: Profesörler - Bina Başkanlığı   Profesörler - Bina Başkanlığı Icon_minitimeCuma Ocak 14, 2011 5:07 pm

Bina başkanı olamazsınız. Daha dikkatli okuyun, bina başkanı olmak için sadece profesörler başvurabilir. Fakat sadece seviyenizin artmasını istiyorsanız yeni bir başlık açıp gönderiniz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://godricshollow-rpg.yetkin-forum.com
 
Profesörler - Bina Başkanlığı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Eğer RP'lerinizden Bina Puanı Kazanmak İstiyorsanız!

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Godric's Hollow RPG :: Sizin Bölgeniz :: Role Play Tepesi-
Buraya geçin: