Zaman ve mekan:Okul dönemi-31 Aralık , Black Malikanesi-Bucks Malikanesi
Kurgu: Julia Alexis Black annesinin ölümüyle vekaleti ablasına geçince Bucks Malikanesine taşınıyor. Burada da taşınırken neler yaptığı falan anlatılıyor.
Kişiler: Julia Alexis Black, Hillary Black Bucks
Julia çok mutsuzdu. Annesinin ölümüyle vekaleti ablasına geçtiği için Bucks Malikanesi'ne taşınacaktı. Black Malikanesi'nde belki de son kez geziniyordu. Malikane'nin her yerini dolaştı. Kendi odasını, şömineyi, aile soyacına baktı. Annesinin isminin yazdığı yeri okşadı. Eli annesinin ismine değerken kendini tutamadan gözünden birkaç yaş süzüldü.
"Neden, anne? Neden?!" diye sorarken gözlerinden yaşlar daha kötü dökülmeye başladı. Ama sonra ağlamaması gerektiğini hatırladı. Nasıl böyle kontrolünü kaybedebilmişti? Hem de uzun zamandır ağlamamışken? Banyoya gidip elini yüzünü yıkadı. Gözleri hala kıpkırmızıydı. Güzel şeyler düşünmeye çalıştı. Slytherin'e seçildiği zaman, O'nunla tanıştığı zaman...
Julia Alexis Black, çabucak kendini toparlamıştı. Artık zamanının geldiğini düşündü. Ve her zamanki kibirli sesiyle "Kreacher!" dedi.
Yaşlı ev cini Julia'yı duyar duymaz onun yanına cisimlendi.
Julia ev cinine belki de son kez emir veriyordu. "Kreacher, ben 17 yaşıma girer girmez, buraya döndüğümde, evin tertemiz olmasını istiyorum.Sanki hiçbir şey olmamış gibi...Tamam mı?"
Cin "Emredersiniz Efendi Black!" dedi ve yok oldu.
Julia evin içinde son kez gezinmeye başladı. Misafirlerini ağırladıkları salon, kendi odası, annesiyle babasının odası ve diğer odalar...
Julia, artık eşyalarını toplaması gerektiğini hatırlayıp odasına döndü. Odasının duvarı siyahtı, yatağı ise iki kişilikti ve yepyeni gibi görünen kırmızı nevresim vardı üstünde... Çalışmam masası, bir aile fotoğrafı, kendi fotoğrafı, geniş gardırobu ve baykuşu Malevolance...
Julia genişletme büyüsü ile genişletilmiş çantasını açıp bütün kitaplarını, cüppelerini, özel izleme malzemelerini, ve biriktirdiği Galleon'ları. Neredeyse 100 Galleon'u vardı toplam. Ama Julia hepsinin bu kadar olmadığından emindi. Her Gringotts'a gidişilerinde oradan bir avuç Galleon yürütürdü. Tabii kimse bakmazken. Kaşla göz arasında. Hepsini de farklı yerlere saklardı. O yüzden Julia her fare deliğine baktı. Oralardan da 50 Galleon kadar çıktı. Julia kurnazca gülümsedi. Bir gün bu Galleon'lar çok işe yarayacaktı...
Julia 1 saatte her şeyi hazır edip en uzak şömineye doğru yol aldı. Evi biraz daha gezmek istemişti ama o zaman burada kalmak isteyebilirdi. O yüzden şömineye girdiği anda "Bucks Malikanesi!" diye bağırdı. Ve yeşil alevler etrafını sararken kendini Bucks Malikanesi'nde buldu.
Meğer herkes şöminenin önünde onu bekliyormuş, iyi mi? Bu yüzden Julia "Ne bakıyorsunuz mal mal?! Ayı mı oynatıyoruz burada?!" diye bağırdı. Ve onların biraz bozulduklarını görünce memnun oldu.
Ablası Hillary sevecen görünmeye çalışarak -ve bunu başaramayarak- "Canım biz de seni bekliyorduk.Odan hazır." dedi.Hala sevecen görünmeye çalışıyordu ama daha çok bir yumurta yumurtlamaya çalışıyormuş gibi görünüyordu. "Her zamanki odanda kalacaksın."
Julia her zamanki odasının nerede olduğunu biliyordu. O yüzden onu bakışlarıyla öldürerek üst kata çıktı. Her şey tam hatırladığı gibiydi. Süslü püslü ve oldukça pahalı. Çantası ve baykuşuyla birlikte Claire'ın odasının karşısındaki odaya kadar yürümeye çalıştı. Ama başarılı olamayınca önce çantasını sonra baykuşunu odaya getirmeye karar verdi.
Julia, eşyalarının hepsinin burada olduğundan emin olunca odanın kapısını kilitledi ve kendini yatağa attı. Neler yapabileceğini düşünüyordu. Bir kere Kate ve Claire'a hayatı zindan edecekti. Neden buradaydı ki? Annesi 'intihar' ettiği için. Julia onun kendini öldürmediğinden o kadar emindi ki. Ona göre annesini biri öldürmüştü ve onu bulunca bu yaptığının bedelini ağır ödeyecekti.
Buradan ayrılıp da tekrar Black Malikanesi'ne dönmeyi dört gözle bekliyordu. Ama bu iş için reşit olması gerekiyordu. 17 yaşını iple çekiyordu. O zaman mirasını kendi üzerine geçirip Black Malikanesi'ne dönecekti. Bundan emindi.